Ինչպես որ ցանկացած այլ լեզվում, թուրքերենում նույնպես կան ասացվածքներ ու դարձվածքներ, որոնց մեջ հիշատակվում են այլ ազգի ներկայացուցիչները: Որպես կանոն, այդ «հիշատակումները»չեն կրում դրական բնույթ: Ստորև տեսեք թուրքերենում հանդիպող որոշ արտահայտությունները:
Agop’un kazı gibi yutmak: Ermenilerin açgözlülüğüne vurguyla, önüne konulan her yemeği çabuk yemek.
Alavere dalavere, Kürt Memet nöbete: Bir işte bütün yükü, sorumluluğu yetersiz kişiye bırakma durumunda söylenir.
Anladıysam Arap olayım: Söylenen bir şeyin anlaşılmazlığına inandırmak için kullanılır.
Arap eli öpmekle dudak kararmaz: Kirlipis-çirkin bir şeye bulaşmakla, insan kirlenmez anlamındadır.
Arap saçına dönmek: Bir şeyin karmakarışık olması.
Arnavut inadı: Aklı, mantığı ve evreni hiçe sayan ruh hali.
Çıfıt: Yahudileri aşağılamak için kullanılan bir tabirdir.
Çıfıt çarşısı gibi: Karmakarışık, içinde her şey bulunabilen yerler için kullanılır.
Çingene kavgası: Önemsiz atışmalarla başlayan, yakası açılmadık küfürlerle dolu kavga.
Çingene borcu: Tutarı pek önemli olmamakla birlikte, ufak ve dağınık borçların tümü.
Çingene çergesi: Pis ve yoksul yer.
Çingene düğünü: Gürültülü topluluk.
Çingene parası: Bozuk para.
Çingene çergesinde musandıra ne arar: Yoksul kimseden ne beklenir ki, anlamındadır.
Emeni dölü: Ermeni olmanın aşağılayıcı bir şey olduğunu belirtmek amacıyla kullanılır. Ermeni olmayan kişiler için kullanıldığında ‘hain’i ima eder.
Ermeni tohumu: Irkçı zihniyetten sıyrılamayanların diline dolanmış bir başka küfür.
Ermeni gelini gibi: Daima kırıtan, süzülen kadınlar için yapılan benzetme.
Gavur ölüsü: Oldukça ağır anlamındadır.
Gavur: Kasap.
Gavur etmek: Bozmak, işe yaramaz hale getirmek.
Gavur gavurluğunu yapar: Genellikle Türk milletine yapılmış haksızlık ve eziyetlerden bahsedilirken kullanılır.
Gavurun tembeli keşiş, Müslüman’ın tembeli derviş: Dini, çıkarları doğrultusunda kullanıp, çalışmadan yaşamanın yollarını bulanlar için kullanılır.
İstavroz fidesi: Hıristiyanlara karşı kullanılan alaycı bir söz, ‘gavur çocuğu’ anlamındadır.
İstavrozundan başlamak: Hıristiyanlara karşı kullanılan küfür tehdidi, sert küfür edileceğini belirterek göz korkutmak.
İstavrozunu şaşırmak: Neye uğradığını bilememek.
Mademki Ermeni istemeden vermeli: Nakarat olsun diye uydurulmuş, Ermenilerden her şeyin istenebileceğini ima eden bir deyim.
Papaz: Hoşgörüsüz, yaşlı kimse.
Papaza borcunu ödemek: İşemek, dışkılamak.
Papaza gitmek: Tuvalete gitmek.
Papazcı: Üçkâğıtçı.
Papaz olmak: İki kişi arasında ilişki bozulduğunda kullanılan bir tabir.
Papazı bulmak: Kötü bir sonuçla karşılaşmak, belasını bulmak.
Papaz uçurmak: İçkili alem yapmak.
Papazı kaçırmak: Eğlencenin dozunu kaçırıp rezalet çıkarmak.
Rum tohumu: Rumları dışlamak için kullanılan bir tabir.
Rum hatunu yatakta, Ermeni hatunu mutfakta yapmak: Her iki azınlık mensubu kadınları da sadece cinsel obje nesnesi olarak gören bu ifade, her şeyi yerli yerinde yapmak manasında kullanılır.
Sarı Yahudi: Paraya düşkün kişi.
Senin bu yaptığını Yunan gavuru yapmaz: İşlediğin kabahati, en kötü insan bile yapmaz anlamında kullanılan bir ifade.
Yahudi pazarlığı: Yahudilerin cimriliğine ve bu yüzden kıyasıya pazarlık yaptıklarına inanılarak, kullanılan bir deyim.
40 yıldır patriğin eşeğini becermek: Çok tecrübeli, görmüş geçirmiş, kül yutmaz.